"Sen bizi hiç aramıyorsun, sen bize hiç gelmiyorsun."
Pfft, yok artık. İyi.
Star'da Delisin'i izledim. Ne komik diyaloglar, ne kafalar yahu. "Şemsiye için canımız feda" filan, yarım saat bunun muhabbeti, şemsiye belediyenin maskotu olmuş. İlginç bi filmmiş, unutmuşum.
İnsan şemsiyenin altında bir anlam arıyor, halbuki gerçekten şemsiye peşinde koştukları şey. Sapına tahviller gizlenmiş, olay oymuş.
Neyse. Şimdi de Görevimiz Tehlike'ye bakıyorum boş boş. Kaçıncısı bilmiyorum, sanırım ilki bu. Tom abimiz yine tabancayla araba patlatıyor. Nereye ateş edeceğini biliyor tabi kerata. GTA'dan öğrenmiş olabilir mi? "Gizli Ajan Eğitim Modülü 1: Grand Theft Auto (Vice City). Explode as many cars as you can in limited armour." Gerçi orada yeterince yumruklarsan bile parçalayabilirdin arabayı. Arabada da hep get down saturday night çalardı içinden ben inmiş olduğum müddetçe.
Bu arada film pek sikkoymuş, bunu da unutmuşum izlemeyeli. Oynamayalı da oyunları unuttum ayrıca, eskiden oturur Max Payne, GTA bitirirdim, Carmageddon filan ne güzeldi, ne bileyim neden oynamıyorum ki artık hiç böyle atlamalı zıplamalı oyun...
Haa, dün gece rüyamda bir dostun Nintendo'da çalışmaya başladığını da gördüm. Kalabalık bir ortamda öğreniyordum bunu, biri "ee yeni işin nasıl?" diye soruyordu, "sen neredesin ki şimdi?" diyordum "Nintendo, pazarlama" diyordu. Neyden sorumlusun diyordum, wii diyordu ve bir şey daha. O bir şey muhtemelen gerçekte yok bile. Önemli mi? Rüyada bile önemli değildi. Zaten sorumun cevabı da önemli değildi, sadece "benim neden haberim yok" dememek için, konuşma boşluğunu doldurmuştum.
Acayip bişeyler.
Sanırım damarlarımda hala alkol var.
Kalbim Unutmuyor
3 hafta önce
0 yazmadan duramayan var!:
Yorum Gönder