O zamanlar benim kalkıp onun yanına gitme olasılığım olmadığı için o geldikçe, birkaç ayda bir görüşür ama tam görüşürdük. Kaliteli zaman geçirmek derler ya, ondan. Dizime yatıp uzun uzun bir şeyler anlatırdı, ben de hep yaptığım gibi keyifle dinlerdim. Bunları anlatana kadar aklında tuttuğunu iddia ederdi; bana anlattıktan sonra artık unutmasında bir sakınca olmadığı için siliniyormuş. Nasıl olabilir ya, diye şaşırırdım; insanın beynine format atması mümkün müdür ki, ne kadar sayısal bir beyne sahip olursa olsun?
Format atmıyordu belki ama bi ctrl-a + del çekiyordu, o kesin.
(Olacak iş mi, ama çekiyordu işte.)
***

Sanıyorum ki temporal lobum beynimin diğer bölgelerine savaş açtı, gitti gördü ve aldı. Beynimde hafıza ve kelimeler ve verbal bilmemneden başka hiçbir şeyle ilgilenen bir kısım kalmadı.
Temporal lobumu alıp yüksek derecede yıkamak (beyin yıkama makinesi!) ve çektirmek istiyorum. Alıp, stres topu gibi sıkıp elimde, yımıştırmak ve şuracığa yapıştırmak istiyorum. Elimi kolumu da yormadan burada yerini alsın aklımdakiler, ben uğraşmayayım.
Anlatıp anlatıp unutmak istiyorum.
Ama her şeyi değil.
0 yazmadan duramayan var!:
Yorum Gönder