Gece 3 buçuğa geliyordu yattığımda ve yatışımı sadece bir bardak nesquikli süt ve bir bölüm Friends için öteledim. 4 saat sonra kalkacağımı bile bile.
Akşam eve gidip kedinin iple oynadığı gibi bir şeritle uğraşasım var. Belki azıcık moral olur bana harfleri silinmiş tuşlar. İlkokulda taktığımız kurdelelerin zamanı geçti. Daktilo şeritlerinin zamanı da geçer mi ki? (yazar burada dipnot verilesi bir kelime oyunu yapıyor)
Hayatım bir daktilo şeridi gibi gözümün önünden geçiyor.
Size bir şey diyeyim mi? Bu hikayeden bi iş çıkmaz ama bu işten bi hikaye çıkacak. Bu kelimelerin hepsinden, bu sıkıntılardan, şarkılardan, bu aleladelikten güzel bir şey çıkacağına saf gibi inanıyorum. Yaşama sebebinin ipince bir salaklığa bağlı olması takdire şayan. İpin(ce) ucundayım.
Bu yazı iki tam bi' çeyrek Falling Slowly boyunca yazıldı.
(06 Aralık 2010, İstanbul)
0 yazmadan duramayan var!:
Yorum Gönder