... yazı kalır.

bellatrix begins: batman gibi değil, anka kuşu gibi!

Atarsa Askı usta!

Bizim eski şirketten ayrılan çok oldu; ilmiği ben kaçırdım, çorap söküğü gibi geldiler arkamdan. Şirkete girişlerini hatırlamadığım adamlar neredeyse kıdemli sayılacaklar, o kadar az insan kaldı içeride. İnsanlar haksız değil: İşten, işleyişten, regülasyonlardan haberi olmayan basiretsiz müdürler; gergin bir ortam, ne iş yaptığını unutacak kadar hırs, başdönmesi, boğaz tokluğu (eh, maddi açıdan da pek kimsenin tatmin olduğu söylenemezdi).

Benim istifamdan bir hafta sonra açıklandı departmanın kapatılma olasılığı. Şu an, "bir şey yok daha, ne olacağımız belli değil" diye var olanları uyutup, gitmek isteyenler hakkında özellikle kötü geribildirim verip, istifa edenlerin yerine adam almaya ve aldığı adamlara "burası seneye burada yok" dememeye devam ederek aynı ikiyüzlü ve bencil yaklaşımı sergilemeye devam ediyormuş bizim "ben doktorum, asıl siz düşünün naapacağınızı" patron. Her şey aynı demek, art arda istifa eden (üstelik iki tanesi iş bulmadan istifa edecek kadar şurasına gelmiş) insanlardan hiç ders alınmamış, İK hala uyuyor, ah lider şirketim canım benim...

Biz istifa edenler, hep başka şirketlere gittik. Eski patron, içimizden birinin gittiği şirketin patronuna atarlanmış geçenlerde, demiş ki "sen benim çalışanlarımı azdırıyorsun, sen benim çalışanlarımın kafasını karıştırıyorsun, sen benim çalışanlarımı şirketten ayrılmaya teşvik ediyorsun, sen benim çalışanlarımı..."


Sen senin çalışanlarını hiç tanımıyorsun patron. Hiç tanımadın. Bi %&!# git, bi çık hayatımızdan artık.

Dostum Askı özetlemiş mevzuyu, bana başka laf düşmez:

"bak beyim, sana iki çift lafım var. koskoca adamsın. paran var, pulun var, her şeyin var. onlarca kişi çalışıyor emrinde. yakışır mı sana ekmekle oynamak. yakışır mı bunca günahsızı karda kışta sokağa atmak, aç bırakmak. ama nasıl yakışmaz. sen değil misin öz çalışanına bile acımayan, bir damlacık merkezi çok gören. anlamıyor musun bebeyim, bu çocuklar işini seviyor. ama ben boşuna konuşuyorum. izlemi tanımayan adama sdv anlatmaya çalışıyorum. sen büyük patron, milyarder, para babası, departman sahibi godmi bey. sen mi büyüksün. hayır ben büyüğüm, ben, askı usta. sen benim yanımda bir hiçsin, anlıyor musun, bir hiç. gözümde pul kadar bile değerin yok. ama şunu iyi bil, ne ona ne de buna hiçbir şey yapamayacaksın. yıkamayacaksın, dağıtamayacaksın, mağlup edemeyeceksin bizi. çünkü biz birbirimize parayla pulla değil, sop'lerle bağlıyız. bizler birbirimizi etkiliyoruz. biz bir departmanız. biz güzel bir departmanız. bunu yıkmaya senin gücün yeter mi sanıyorsun. dokunma artık departmanıma, dokunma monitörüme. dokunma asistanıma. dokunma bütçecime. eğer onların kılına zarar gelirse ben, ömründe bir karıncayı bile incitmemis olan ben, askı usta, hiç düşünmeden çeker vururum seni. anlıyor musun. vururum ve dönüp arkama bakmam bile!"

Ben de kendi patronumu uyardım.
Bulaşır dedim, dikkat et, sen de tehlike altındasın, beni aldın ya.

Eski patron bir şey yapabileceğinden değil de, ne olur ne olmaz işte.

0 yazmadan duramayan var!:

Related Posts with Thumbnails

bencileyin

Fotoğrafım
iyiyim, kötüyüm, mutluyum, mutsuzum, güzelim, çirkinim - herkes kadar. çok şey bilir, her şeyi hatırlarım; çöp beyinliyimdir. bana alttan bakarsanız bir tanrı görürsünüz (temsili). müzik dinlerim, sadece yalnızsam veya sarhoşsam bağıra bağıra eşlik ederim; yoksa insanları düşünürüm aslında. ve severim. insanları severim; bazı insanları daha fazla, bazılarını çok çok fazla, boyumdan büyük severim. sonracıma, okurum. bir de yazarım; iyi, kötü, mutlu, mutsuz, güzel, çirkin - herkes kadar.

basılı materyalin hastasıyım!

read the printed word!