"Sigara kadar değerim yok şu dünyada" ile, "Ben çok anlattım, bıktırdım galiba" arasında gidip geldim bi.
Çalkantılanabilirim. Anlattığım hiçbir şey anlatılmaya değer dahi olmayabilir, her şey tek taraflı olabilir, dedikodusu da tatsız olabilir. Ama hakkım yok mu anlatmaya? Bugün dünden ve yarından farklı bir gündü, kime içimi dökeyim en yakın kız arkadaşlarımdan biri işe güce boğulmuşsa?
İşin kötüsü, bana yanıt vermeyecek kadar meşgul olan ve bunu da söyleyen arkadaşımın sigarasız ve belki de sevgilisiz bir an daha geçirmemek pahasına gerçekten çok değerli olduğunu bildiğim birkaç dakikasını harcaması.
Bazen konuşamadığımı hissediyorum, orda kimse yokmuş gibi geliyor, kuzen dönsün ve evde olsun istiyorum ama hemen olmayacak biliyorum, ben de böyle miyim ki ilişki içinde diye soruyorum sonra kendime. Yoksa böyle olmadığım için mi... neyse.
Sigara kadar değerim yok şu dünyada.
Kalbim Unutmuyor
3 hafta önce
2 yazmadan duramayan var!:
Muhtemelen,
Sen hep onun yanında olduğundan sebep, o yine hayat olmuş. Sen anlatmak isterken o yine hayata dönmüş. Bu yazıyı okusaydı şayet, kocaman bir taş otuturdu boğazına.
Okusaydı otururdu belki. Ama ben konuşmayı tercih ettiğim için ertesi gün soluğu yanında aldım, sanırım anladık birbirimizi.
Yorum Gönder