Ona ilk defa sordum: "Peki ona hiç, bir gün beni kaybedeceksin dedin mi?"
"Hayır, ama belki de yapmalıydım" dedi.
Belki yapmalıydı. O ilişki bunu hak ediyordu; bunu hak eden ilişkileri kurtarmak için bazen her şeyi dökmek gerekir.
Bir şeyi konuşmadan halledebilen biri olmadım hiç, yazmak da beni kesmiyor yanıtını almadığım için; kendi kendimi öfkelendirip, dindirip, tekrar alevlendiriyorum. Çok romantik de olsa, anka kuşu bile sıkılır aynı ritüelden.
Konuşmadığımda yazarım ya ben ekseri... Şu an yazacak hiçbir şeyim yok. Mutlu muyum? Hayır, benim için bir şey değişmedi, hala üzgünüm, canım çok acıyor. Ama hafifledim. Yapabileceğim her şeyi yapmış olmanın iç huzurunu hissediyorum.Tek bir şey kaldı kafamı kurcalayan: Ben de mutlak güven duygusuyla başımı her omuza dayamam; ama bir olmazsa olmazımı herhangi bir omuz için harcamayacağımı da biliyorum. Bunu daha önce yapmayı reddettim, o yüzden eminim kendimden. Yalnız... Tamam, uzatmıyorum. Cevabım bu. Bazı şeyler hiç ama hiç değişmez bende; olmazsa olmazım aynı yerde durmaya devam ettiği sürece, dünyayı durdururum gerekirse.
Ben buraya güzel şeyler yazmak istiyorum artık ya... Tüm şarkıları aynı mutlulukla, hatta bazılarını daha bir sesini açarak dinlemek istiyorum; onca sevdiğim şarkılar için uff bunu dinleyemem şimdi cümlesini lugatımdan çıkarmak istiyorum.
İnanayım, güveneyim; en iyi olsun, ne iyi olsun istiyorum.
0 yazmadan duramayan var!:
Yorum Gönder