Bir bakalım şimdi durumumuza...
Hasta olmak üzereyim. Klimadan, o kesin. Sen git 6 ay boyunca konserve plaza havasında hasta olma, Ortaköy'ün güzelim ofisinde ensene 20 derece essin sabahtan akşama... Zaten terleyen bir insanım. Ah be.
Hal böyleyken, yarın Adana'ya gidiyorum. Çok lazım sanki.
Haftaya iki günlük bir izin ile bir road trip, üstüne tatil olanağı doğmuştu; fakat bu fırsatın ömrü sivilceden kısa sürdü, sönüverdi hemen. Neresi olduğunu söylemeyeceğim ki doluşmasın millet, çünkü ben mutlaka gideceğim oraya, haftaya değilse başka zaman, yalnız değilse biriyle. Yalnız gidemem zaten. Yemez.
Sadece şunu söyleyeyim, kaçırdığım şeyin boyutu hakkında fikir versin: Dışarıdan araç girişine kapalı ve sadece oraya yolcu götüren teknelerin girebildiği (ama durmadığı), ancak orta boy bir toplantı salonunu dolduracak kadar adamın aynı anda konaklayabildiği bir the beach. Ve ucuz. Ve yol parası vermiyorum ben, işverenim sağolsun.
Şimdi seçin: Bir Allah'ın kulunun gelmeyecek olması, benimle gelmeyeceği için trip atabileceğim kimsem olmaması (bu 'hak'sızlık hali beni öldürecek!), oraya gitmediğim süre içinde yalnız kalacak olmam ve artık başka bir bahanem olmadığı için yüzyıllardır planlanan bir kına ve bir düğün organizasyonuna katılacak olmam...
Hangisi için kafanızı duvara vururdunuz?
Kalbim Unutmuyor
3 hafta önce
2 yazmadan duramayan var!:
ya ben de diyecektim görüşelim diye ama gidiyormuşsun :S artık temmuz'a kaldı o zaman, zira ben de bodrum yolcusuyum yakın zamanda. cehennem sıcağına yolculuk vol.2
nereye gidiyorum lanet olsun, yazacaktim tam ki yarinki Adana yolcugugumdan bahsettigini fark ettim.
evet bu hafta olmadi, zaten hala isteyim. hof!
yaa gidip ananenin dizinin dibinde dolasicaksin, kitap okuycaksin, okuduk kizim hepsini, kotu gostermeye calisma simdi moralim bozuk diye :) dinlen dinlenebildigince!
Yorum Gönder