Ağlama dürtüsüne karşı koymak değil büyümek. Ağlama dürtüsüyle birlikte anlamsız boş ve ıslak bakışları, aşağı kıvrılan dudak kenarlarını, kaybolan gamzeleri, bembeyaz olan yüzü de saklayabiliyorsan, büyüdün demek olabilir.
Bense, kalkıp gidiyorum. Değil bunları yapmak, ağlamamayı bile başaramadığım için.
//\
Değiştiremeyeceğiniz hiçbir şey yoktur, derler ya, inanmayın. Kolpa "zoru başarırız, imkansız zaman alır" ergenliğidir o, kibirdir, kabullenmemektir. Değiştiremeyeceğiniz şeyler var hayatta. Uzak durmayı seçebileceğiniz, uzak durmaya çalışabileceğiniz ama kesinlikle kaçamayacağınız şeyler. Davulcuya, zurnacıya da kaçsanız, suç da işleseniz, elin adamlarıyla sokaklarda cirit de atsanız, alevi biriyle de evlenseniz hani Allah muhafaza!ymış ya, veya yok yok, şahane ve püripak bir insan da olsanız hayatınızda olacaklar hep. İşin kötüsü, onları seveceksiniz. Çok sevdiğiniz için sizi çok inciten insanlardan olacaklar ama dedim ya, lastik içinde körebe oynar gibi veya ancak o kadar uzaklaşabileceksiniz. Yardımcı olmaya çalışıp olamayacaksınız. Ne emmeye ne gömmeye gelecekler, üstelik sunduğunuz hiçbir çözüm önerisi sorunu kökten çözmüyor diye sonunda size kızacaklar. Hepsi.
Nefesinizin çekildiğini hissedeceksiniz. Kaçtığınız en uzak yer arabanızın içi olacak ve sakinleşip marşa basmayı başarabilirseniz, varabildiğiniz ev.
//\
Bugün berbat bi gün... Aa bi dakka, berbat olan benim hayatımmış. Pardon gün, ahını aldım.
0 yazmadan duramayan var!:
Yorum Gönder