Şu kafadalardaki hotozlar artık Süleyman Demirel kellesi boyutlarına ulaşıp komikleşmeye başladı. Dikkat çekmek için yapıldığını bile düşünüyorum. Yine de, ters bir tepkiyle karşılaşmaktan çekindiğim için geçenlerde gördüğüm bir kızın fotoğrafını çekemedim ki burada neyden bahsettiğimi gösterebileyim.
Bu, türban yasağını savunan veya herkes istediği gibi işe girsin canım bana ne, diyen bir yazı değil ve olmayacak. Sadece, türbanın benim için sadece bir bez parçası olmadığını söylemekle yetineceğim.
Ha, ifrit olduğum bir konu varsa o da, şu halleri savunurken "babaannelerimizin de Kurtuluş Savaşı'nda başı kapalıydı" ifadesinin kullanılması. Gerilip okkalı bir şut ve Yılmaz Özdil demagojisinin yaptığı asist ile, Nihat Hatipoğlu'nun Turgut Özakman'la buluşmasını sağlamak... Mükemmel bir gol, bravo, bellissimo!
Kalbim Unutmuyor
3 hafta önce
2 yazmadan duramayan var!:
Bu zerzevat özentisi tipleri gördüğümde CONEHEADS denilen bir film vardı, o aklım agliyor koskoca üçgen kafaları ile toplumun içine sızmış uzaylıların öyküsü. Kİm derdi ki u film gerçek olacak. Al birini çarp öteki ile.
Hahah, ilk defa gördüm, bu yorumu okuyanlar için link vereyim bari: http://www.soundtrackcollector.com/images/cd/large/Coneheads_Warner45345.jpg
Gerçekten de yükselerek arşa değecek yakında, başımız değilse de türbanımız!
Yorum Gönder