... yazı kalır.

bellatrix begins: batman gibi değil, anka kuşu gibi!

#LFMM

Birkaç gün önce başladığım How I Met Your Mother 6. sezon, bu akşam itibariyle bitti. "(Ortasında uyuyakaldığım filmler hariç) hiçbir şeyi yarıda bırakamama" adlı takıntımın sonucu olarak, her yıl bir yere varmayan dizileri izlerken Kıbrıs adası kadar zamanı denize döktüğümün farkındayım. Bu farkındalık beni ne yazık ki şu noktadan öteye götüremiyor: "Napayım, ben böyleyim." Evet. Hatalarımdan ders almıyorum.

Lost'un 6. sezonunu izleyişim ile HIMYM'ın 6. sezonunu izleyişimin ardındaki prensip de, izlerken içinde bulunduğum hisler de aynı. Tek fark şu: HIMYM hala bitmedi. Sürüyor, süregeliyor fakat bir arpa boyu yol gitmiyor dizi.

Kendime tamamen haksızlık etmeyi göze alarak, bu dizilerin gereksiz uzayışlarını benim sigara sarma süreme benzetiyorum. Tamam, sürekli yaptığım bir şey de değil belki ama ilk tütünü sarışımın üstünden bayağı zaman geçti sanki be? Acemi şansıyla şahane bir ilk yaşadığımdan bu yana, du bakiym, Beşiktaş'ta olduğumuza göre o zaman... Bir dakika, Beşiktaş mı? Üstünden takriben 3 yıl ve (toplamda) beş ev geçmiş. Vay anasını sayın seyirciler, değiştirdiğimiz ev sayısı, yıl sayısından fazla ve sadece iki kişiden bahsediyoruz. Bu kadar zaman (ve ev) geçmesine rağmen de, hala yeterince hızlı sigara sarabildiğimi söyleyemem.

Ve şimdi, kendime tamamen haksızlık etmeyi göze alarak, bu sigara sarma süremin gereksiz uzayışını, blog macerama benzetiyorum. Bu sürekli yaptığım bir şey, üstelik 2. yılım çok yakında dolmak üzere ama bu süreye göre izleğen sayım az sanki be? Herhangi bir reyting kaygısı gözetmeden yazdığıma göre o zaman... Demek ki kendimi bıraktığımda yazdıklarım, okunmadığında bir şey kaybedilecek şeyler değil. Tam da bununla ilgili bir şey okudum bugün, du bakiym, hah bak kopyalıyorum aşağıya:

"Ne kitapları ne de yazarları aşağılamak değil niyetim, bir insanın oturup yazması basit bir şey değildir, bir kitabın oluşması az emek değildir. İyi ama, neden? Neden yazılmış bu kitap? İşin içinden çıkamıyorum. Böyle bir araba kitap var. Neden yazdınız bu kitapları diye sormak isterdim, her kitabın her yazarına, tek tek. Öylesi kitaplarla para kazanılmaz, ego tatmin edilmez, sanat icra edilmez, okuyucuya ulaşılamaz. Olsa olsa kişi, “ben bir kitap yazdım” diye kendini avutur. Bunu kabul edebilirim. Salt yazmış olmak bile kişiyi çoğu zaman rahatlatır, ama kişiyi bir yazar yapmaz. Çok başka bir şey arıyorum ben. Dünya üstü belki, ama hiç değil aslında. 1940 yılında basılmış bir kitabı alın elinize bir göz gezdirin. İşte kitap, odur. Bu datayı işleyerek devam etmelisiniz. Falan filan."
Herkes için -ama önce kendiniz için- yetersizseniz, yetersizsiniz.

Keyfimi bozduğum yok, vallahi. Bu yetersizlik hali şu an bana keyifli geliyor. Güçleniyorum gibi sanki. Tek rakibim kendimim, falan. Hem ayrıca, şu an hayat pembe. Şeker pembesi. Hafif mor. (Fil mi o?)

#LFMM efendim, yani "learn from my mistakes".
Ama neyse ki, sigaralarım hep aynı.


(08 Eylül 2011, İstanbul)

0 yazmadan duramayan var!:

Related Posts with Thumbnails

bencileyin

Fotoğrafım
iyiyim, kötüyüm, mutluyum, mutsuzum, güzelim, çirkinim - herkes kadar. çok şey bilir, her şeyi hatırlarım; çöp beyinliyimdir. bana alttan bakarsanız bir tanrı görürsünüz (temsili). müzik dinlerim, sadece yalnızsam veya sarhoşsam bağıra bağıra eşlik ederim; yoksa insanları düşünürüm aslında. ve severim. insanları severim; bazı insanları daha fazla, bazılarını çok çok fazla, boyumdan büyük severim. sonracıma, okurum. bir de yazarım; iyi, kötü, mutlu, mutsuz, güzel, çirkin - herkes kadar.

basılı materyalin hastasıyım!

read the printed word!