_ İstersen sarhoş olmadığında konuşalım.
_ Sarhoş olmadığımda konuştuk.
_ Anlattın mı kimseye?
_ Anlatmadım.
_ Anlatsaydın, öyle diyordun ya? Dalgasını geçecektiniz hani?
_ ...
_ Kafanda şu şişeyi kırabilirim şu an.
_ ...
Hiçbir şey yokmuş gibi davranmak, hiçbir şey bilmeyen insanlar için ne kadar olağan.
Sen ve o. Nasıl böyle.
Anlatmadın. Anlatmadın, veya anlatamadın. Çünkü hepsi sana kızacaktı. Bir hafta öncesi için değil, bir hafta sonrası için.
Ya da kimse kızmayacak, çünkü kimse anlamayacaktı; kendini onun yerine koyamadıkları için.
Ne kadar önemsiyordu bazen başkalarını (gerçekten) ve başkalarının gözündeki kendini (bu, onun gördüğüydü)
Bir gün gelecek, soracaklar "ne oluyor?" diye. Ona gidecekler, sana gelecekler, "normal değil bu haller" diyecekler, ne oldu, ne oldu da siz böyle? Ne oldu da siz bu kadar? Ne oldu da birbirinizden?
Uzaktınız.
Soracaklar ama anlatamayacaksın.
Ya da çok iyi anlatacaksın ve hepsi yanlış anlayacak.
Hazmedemiyor. Uğruna canını feda edebileceği adamın, onun için egosunu feda edememesini hazmedemiyor.
(22 Ekim 2011 ~ 24 Kasım 2011, İstanbul
0 yazmadan duramayan var!:
Yorum Gönder