_ Hiçbir şeyin değerini zamanında bilemedin sen Hamdi. Sen böyle şeyleri fark etmezsin ama, eskiden kola kutularının kapaklarındaki açma halkaları yarım yamalak lehimliydi o kutulara. Açma halkaları yok mu canım, hani biriktirene uyduruk bir şeyler verirler de utanmasalar beleş diye evine kamyon lastiği alacak adamlar oyalanır o hediyelerle... Hah işte onlar. Onlar eskiden, kola kutusundan sevgili falı bakarken çat diye kırılıverirdi. A, B, C, Ç, D, E, F, G, (Ğ ile başlayan isim yok), H, I, İ, J (belki gavur sevgilimiz olur, diye - babamız bizi gavura verirse tabi, belki çok seversek...), K, L, M...çat! Buraya kadar bile gelmezdi o fal genelde. O dönemlerde adı Yahya veya Zühtü olan oğlanların hiç şansı yoktu, 1-0 yenik başlarlardı hayata. Bırak 1-0'ı, 29'a 0'a kadar yolu vardı mağlubiyetlerinin. İşte o dönemin ekmeğini hep sen ve senin gibiler yediniz Hamdi. Etrafında dönüp durduğun tüm kızlar H geldiğinde hep "acaba?" dedi. Akıllarına düştün bu dededen kalma isminle bile.
Keser döndü sap döndü, senin zamanın geçti artık Hamdi. Alfabede üç tur atılıyor açma halkası falında. Bundan sonra Zühtü neyse, sen de osun. Bir özelliğin yok, tüm güllerle aynısın. Benim bahçemse daha geniş eskisine nazaran.
So many men, so little time.Benim tek ve eşsiz gülümken düşünecektin bunları. Ee, ama hiçbir şeyin değerini zamanında bilemedin ki Hamdi sen...
0 yazmadan duramayan var!:
Yorum Gönder