Bugün bir canım dostum evleniyor ve ben orada değilim. Orada olmaya çalışmanın maddiden ziyade manevi zorluğunu göze alamadım açıkçası. Her ne kadar burada sıkıntım yok, yaşayıp gidiyorum desem de ülkeye gitmek ve geri gelmek, bir bu kadar daha devam etmek zor olacaktı.
Öte yandan sabah berbat bir güne uyanmış Türkiye. Ankara'da bir mitingde 2 bomba, -son gelen haberlere göre- 69 ölü. Burada zaten milli yas ilan edilmişlikte gibiyim, yani yaşantım öyle. Mütevazı, okazyonsuz. Dolayısıyla dışarıda bir yerlerde olmak, bir şeyler yapmak isteği yahut yapamayışın çaresizliği daha az hissediliyor buradayken. Üzüntüm aynı olsa da zaman daha kolay akıyor. Bu daha önce de olmuştu, yine bir can dostumun düğününde. Bu çaresizlikle başa çıkmakta başarılı değilim, özellikle orada olunca.
Ha bir de Twitter, Facebook kapanmıyor burada. Takip ediyorum her şeyi sizler gibi DNS ayarlarıyla uğraşmak zorunda kalmadan... Bu da iyi haber mi, kötü mü şimdi?
Mutlu çifte daha neşeli bir çekim yapıp göndermek isterdim bugün. Keşke dün filan, her şey daha yolundayken arada çıkarsaydım. Çünkü Türkiye bu, bir kutlamayı ertelediğinde hemen onu yapamayacak hale gelebilirsin.
Türkiye; planları ve sevinçleri ertelememenin en önemli olduğu ülke.
Öylesine içimi dökesim geldi. Siz bana bakmayın.
Kalbim Unutmuyor
3 hafta önce
0 yazmadan duramayan var!:
Yorum Gönder